2022 yılında yayımlanan ve Türk akademisyenler tarafından kaleme alınan “Mutluluk ve Belirleyicileri: Türkiye için Bir Analiz” isimli araştırmamutluluk konusunda önemli gerçekleri gün yüzüne çıkardı.
Araştırma kapsamında, Türkiye’deki insanların mutluluk düzeylerini ve sahip oldukları mutluluk düzeylerini etkileyen faktörleri belirlemek amaçlanıyor.
Önce metodolojiyi inceleyelim. Araştırma TÜİK tarafından yapılan Yaşam Memnuniyeti Araştırması verilerine dayanıyor.
Bu kapsamda, 2017, 2018 ve 2019 yıllarında yapılan Yaşam Memnuniyeti Araştırması sonuçları araştırma kapsamında inceleniyor.
Söz konusu yıllarda yapılan araştırmada her yıl 9000’in üzerinde birey araştırma kapsamına alındığından oldukça geniş kapsamlı bir veri seti kullanılıyor.
Araştırma bünyesinde, katılımcıların demografik verileri (cinsiyet, yaş, medeni durum, gelir durumu, eğitim, çalışma durumu), mutluluk düzeyleri, umut seviyeleri, dini inançları, sağlık durumları, kurumsallaşma (güvenlik güçlerinin müdahalesi, halka yönelik davranışları ve bireylerin mahkeme ve adli sistemin adaleti veya tarafsızlığı hakkındaki düşünceleri), çevreden maddi yardım alabilme düzeyi ve bireylerin güncel durumlarıyla geçmiş durumları arasında yaptığı karşılaştırma gibi değişkenler ele alınmıştır.
Bulgulara geçelim. Evli olmak mutluluk üzerinde olumlu etkiye sahip!
Araştırma sonuçlarında, demografik değişkenlere bakıldığında cinsiyet farklılıklarının mutluluk düzeyini etkilemediği görülürken, yaş, medeni durum, eğitim, sağlık, gelir düzeyi ve çalışma durumunun mutluluğu etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.
Detaylardan bahsetmek gerekirse, yaş bağlamında genç ve yaşlı bireylerin orta yaş grubuna kıyasla daha yüksek mutluluk düzeyine sahip olduğu görülmüştür.
Buna ek olarak, evli olmak, eğitim seviyesi ve gelir düzeylerinin, sağlıklı olmak ve çalışıyor olmak gibi özelliklere sahip bireylerin mutluluk seviyelerinin yüksek olduğu sonucuna ulaşılmış.
Araştırmacılar, eğitim ve gelir değişkenleri için mutluluk düzeyinin eğitim ve gelir seviyelerine bağlı olmadığını, farklı gelir ve eğitim düzeyindeki kişilerin farklı düzeylerde mutluluğa sahip olduğunu belirtiyor.
Ülkedeki güvenlik algısının da mutluluğu etkilediği görülüyor.
Araştırmaya göre, güvenlik güçlerinin yeterli olduğunu düşünen bireylerin daha mutlu olduğu sonucuna ulaşılıyor.
Ayrıca, kişilerin gelecek beklentileri, toplumsal refah algıları ve adalet sistemine yönelik tutumları da mutluluk düzeylerini etkiliyor.
Başka bir deyişle, gelecekte durumunun iyileşeceğini veya en azından aynı kalacağını düşünen bireylerin daha yüksek mutluluk düzeyine sahip olduğu görülüyor.
Buna ek olarak toplumun refah düzeyinin iyi olduğunu düşünen ve yargı sisteminin iyi çalıştığını düşünen bireylerin de daha mutlu olduğu belirtiliyor.
Ülkedeki yargı sisteminin iyi çalıştığını düşünen bireylerin de daha yüksek mutluluk düzeyine sahiptir.
Peki araştırmacılar bu bulguları nasıl yorumluyor?
Araştırmacılar bu sonuçlara dayanarak, insanların mutlu olmasını sağlayan etmenleri şu şekilde sıralıyor;
- Evli olması
- Bir noktaya kadar geliri
- Yaşı
- Güvenlik güçlerinin yeterli olduğunu düşünmesi
- Geçmişinden daha iyi bir konuma geldiğini düşünmesi
- Gelecekte durumunun kötüleşmeyeceğini düşünmesi
- Bir noktaya kadar eğitimi
- Ülkesindeki adli sistemin işlediğini hissetmesi
- Dine olan ilgisi
- Genel anlamda toplumun refah seviyesinin iyi olması ve geleceğe dair umutlu olmasıdır.
Araştırmacılar mutluluğa en belirgin etkisi olan değişkenin geçmiş ile olan karşılaştırma olduğunu belirtiyor.
Özetle, bu araştırma Türkiye’deki bireylerin mutluluğu üzerindeki çeşitli demografik, sosyal, psikolojik ve kurumsal faktörleri ortaya çıkartarak önemli sonuçlar ortaya koyuyor.
Son olarak, her araştırmada olduğu gibi bu araştırmanın da bazı kısıtları olabileceğini hatırlatalım ve içeriğimizi noktalayalım.
